DAVA ARAŞTIRMALARI

HUKUKTA SÜRELERİN ÖNEMİ

Hak düşümü veya zamanaşımı süresi, kesin süre, başvuru süresi, itiraz süresi, dava süresi, cevap süresi, istinaf süresi veya temyiz süresi gibi günlük hayatta çok sık duyduğumuz hukuki kavramlar, “hukukta süre” bağlamında hayati önemi haizdir. Nitekim hukukta süre, kişiler hakkında önemli haklar doğmasına sebep olduğu gibi bazen de ciddi hak kayıplarına neden olabilmektedir. 

Bu açıdan hukuki bir durumla karşı karşıya kalındığında ilk dikkat edilmesi gereken hususlardan birisi, karşılaşılan hukuki durumla alakalı süreye bağlanan bir hususun bulunup bulunmadığıdır. Somutlaştırmak gerekirse, kişinin eline resmî bir kurumdan yazı geldiğinde veyahut kişi hukuki bir olaya karıştığında, çoğu zaman kişiye belirli işlemleri yapması için süre tanınmaktadır. 

Örneğin, hiç aracınız olmamasına rağmen trafik cezası içeren tebligat aldığınızda bu cezaya itiraz edebilmek için 15 günlük süreniz vardır. Bu süreyi geçirdiğinizde artık aracınızın olmaması sizi cezayı ödemeden kurtarmaz. Yine örneğin, hakkınızda idari bir işlem yapıldığında bu işlemi iptal ettirebilmek için 60 günlük dava süresi vardır. 

Yine başka bir örnek, hakkınızda başlatılan ilamsız icra rakibine ilişkin ödeme emri tarafınıza tebliğ edildiğinde itiraz için 7 günlük kısa bir süreniz bulunmaktadır. Bu itirazı yapmadığınız takdirde, gerçekte borçlu olmasanız dahi mallarınız haczedilir ve satılır. Bu gibi hak kayıplarına uğramamak bakımından hukukla alakalı her durumda çok dikkatli olunması, özellikle sürelere dikkat edilmesi ve mümkünse bir hukukçunun yardımına başvurulması önemlidir.